Yardım |
Üye Listesi |
Arama |
Bugünkü Mesajlar |
#1
|
||||
|
||||
![]()
Yay hayattır:
Butun enerji ondan gelir. Ok bir gun mutlaka terk edecektir. Hedef ise uzaklardadır. Ama hayat her zaman sizin yanınızda kalır, bu yuzden ona nasıl iyi bakacağınızı bilmeniz gerekir. Durgun kalacağı donemlere ihtiyacı vardır -her daim kuşanılmış ve gerilmiş halde tutulursa gucunu kaybeder. Bu yuzden gucunuzu tazeleyebilmek icin dinlenmeyi kabul etmelisiniz. Boylece yeniden yayı germek icin asıldığınızda gucunuz eksiksiz olur. Yayın bilinci yoktur: O okcunun elinin ve arzularının bir uzantısıdır. Oldurmeye ya da duşunmeye hizmet eder. Bu yuzden her zaman amacınızı net olarak belirleyin. Yay esnektir ama yine de onun da sınırları vardır. Kapasitesinin otesinde herhangi bir girişim onu kıracak ya da onu tutan elleri tuketecektir. Bu durumda yayın yanı sıra kendi bedeninizden de size verebileceğinden fazlasını talep etmeyin. Ve unutmayın, bir gun yaşlılık zamanı gelecek -bu bir lanet değil bir nimettir. Yayı zarifce gerin, her iki tarafın da kendine duşen payı gerektiği bicimde yapmasını sağlayın, enerjinizi boşa harcamayın. Bu sayede yorgun duşmeden pek cok ok atabilirsiniz. Ok Ok sizin niyetinizdir. Yayın gucunu hedefin tam ortasına bağlayan aractır. Niyetimiz her zaman son derece net, acık ve iyi dengelenmiş olmalıdır. Ok bir kez yaydan ayrıldı mı artık asla geri gelmez, bu yuzden surece mudahale etmek -oka yon verecek hareketler doğru ve duzgun olmadığında- sırf ok gerilmiş ve hedef bekliyor diye eski kafalı bir şekilde hareket etmekten daha iyidir. Sizi durduran tek şey hedefi tutturamamak korkusu ise bu durumda niyetinizi acıkca gostermekten cekinmeyin. Doğru hareketleri yerine getirin ve elinizi acıp yayın telini bırakın, gerekli adımları atarak girdiğiniz mucadele ile yuzleşin. Hedefi vurmayı başaramasanız bile bir dahaki sefere daha iyi nişan almaya muktedir olacaksınız. Eğer hic risk almazsanız bir dahaki sefere neleri değiştirmeniz gerektiğini asla bilemezsiniz. Hedef Hedef ulaşılmak istenen amactır. Sizin tarafınızdan belirlenir. İzlenen yolun guzelliği de işte burada yatar: Asla bahaneler uydurmaya ya da rakibinizin daha guclu olduğunu soylemeye hakkınız yoktur. Cunku hedefi secen sizsiniz ve tum sorumluluk size ait. Eğer hedefinizi bir duşman olarak gorurseniz belki iyi bir atış yapabilirsiniz ama kendinizi geliştirmeyi asla başaramazsınız. Tum hayatınız boyunca okunuzu, kağıttan ya da tahtadan yapılmış, anlamı olmayan şeylerin ortasına atmaya calışırsınız. Ve diğer insanlarla bir araya geldiğinizde hayatta hic ilginc ya da heyecanlı bir şey yapmadığınızdan yakınırsınız. İşte tam da bu yuzden bir amac belirlemeniz gerekir, ona ulaşmak icin elinizden gelenin en iyisini yapmalı, ona saygıyla ve onemseyerek bakmalısınız: Onun sizin icin anlamını ve onun icin ne kadar caba, eğitim ve sezgi harcadığınızı iyi bilmelisiniz. Hedefinize nişan alırken sadece ona odaklanmayın, onun cevresinde olup biten her şeyi de gorun; cunku ok fırlatıldığında, ruzgÂr, ağırlık, uzaklık gibi kolay kolay hesap edemeyeceğiniz etkenlerle karşılaşacaktır. Bir amac sadece insan ona ulaşmayı hayal edebildiği surece vardır. Onun varlığını gercek kılan insanın tutkusudur, aksi taktirde amac olu bir şey, uzak bir hayal, tatlı bir duş olur. Ve tıpkı niyetin bir amaca ihtiyac duyduğu gibi, amac da bir insanın niyetine ihtiyac duyar. Cunku varlığına anlam veren şey budur; bu sayede o artık sadece bir duş değil, bir okcunun dunyasının merkezidir. Alıntıı |